Annesinden zorla yemek yiyen bir çocuk bebekçilik oynarken bebeklerine zorla yemek yedirir, yemezsen cezalandırırım der.
Küçük yaşlar çocukların temel kişiliklerinin şekillendiği dönem. Çocukların kendi kendini yetiştirmesine yani "sen tek başına yemeğini yiyebilirsin, sen kendi odanda kendi yatağında uyuyabilirsin, oyuncaklarını ne güzel birlikte topluyoruz, hadi bundan sonra sen kendin topla." diyerek onlara fırsat verilmesi gerekir. Çocuk önemsendiğini, sevildiğini fark etmeli.. Çocuğa gösterilecek ilgi ana–babalara hiç ağır ve zor gelmemeli.. Zira annelik–babalık emek ister, zaman ister, sabır ister.Durum vaziyet ortadaSağlıklı ve olabildiğince problemsiz nesiller, ancak böyle bir aile ortamında yetiştirilebilir.. Oysa çocuk terbiyesinde çok büyük yanlışlıklar yapılıyor. Günümüzün bencil, hırçın doyumsuz, Batı taklitçisi gençliğin hali ortada..Çocuk, sevgi göstermekle değil, yanlış davranışlarla şımarır. Çocuğun her istediğini yapmak doğru değildir. Fakat, hangi yaşta olursa olsun, birşeyi yapmasını istemiyorsak, sebepleriyle birlikte ona açıklama yapmalıyız.Hamilelikte anne adayının yaşadığı en küçük heyecan veya üzüntü, bebeğin karakteri üzerinde büyük etki gösterdiği biliniyor artık.O daha çocuk anlamaz mı?Doğduğu günden itibaren çevresini algılayan ve anlamaya çalışan çocuk, anne babasının "nasıl olsa anlamaz, o daha çocuk" deyip önlerinde kavga etmesinden çok etkilenir. Anneye şiddet veya annenin hırçın bağırıp çağırmaları, çocukta derin izler bırakır. Böyle davranan ebeveynler, kardeşlerine ve arkadaşlarına karşı şiddet sergileyen çocuğa hiçbir şey söyleme hakkına sahip değildir.Çocuğun bildiği pek çok şeyi görerek, fakat iyi-kötü diye ayırdetmeden öğrendiğini unutmamalıyız. Anne-baba çocuğa model olmalı. Bir anne-baba çocuklarının nasıl olmasını istiyor ise önce kendileri öyle olmalı.
Küçük yaşlar çocukların temel kişiliklerinin şekillendiği dönem. Çocukların kendi kendini yetiştirmesine yani "sen tek başına yemeğini yiyebilirsin, sen kendi odanda kendi yatağında uyuyabilirsin, oyuncaklarını ne güzel birlikte topluyoruz, hadi bundan sonra sen kendin topla." diyerek onlara fırsat verilmesi gerekir. Çocuk önemsendiğini, sevildiğini fark etmeli.. Çocuğa gösterilecek ilgi ana–babalara hiç ağır ve zor gelmemeli.. Zira annelik–babalık emek ister, zaman ister, sabır ister.Durum vaziyet ortadaSağlıklı ve olabildiğince problemsiz nesiller, ancak böyle bir aile ortamında yetiştirilebilir.. Oysa çocuk terbiyesinde çok büyük yanlışlıklar yapılıyor. Günümüzün bencil, hırçın doyumsuz, Batı taklitçisi gençliğin hali ortada..Çocuk, sevgi göstermekle değil, yanlış davranışlarla şımarır. Çocuğun her istediğini yapmak doğru değildir. Fakat, hangi yaşta olursa olsun, birşeyi yapmasını istemiyorsak, sebepleriyle birlikte ona açıklama yapmalıyız.Hamilelikte anne adayının yaşadığı en küçük heyecan veya üzüntü, bebeğin karakteri üzerinde büyük etki gösterdiği biliniyor artık.O daha çocuk anlamaz mı?Doğduğu günden itibaren çevresini algılayan ve anlamaya çalışan çocuk, anne babasının "nasıl olsa anlamaz, o daha çocuk" deyip önlerinde kavga etmesinden çok etkilenir. Anneye şiddet veya annenin hırçın bağırıp çağırmaları, çocukta derin izler bırakır. Böyle davranan ebeveynler, kardeşlerine ve arkadaşlarına karşı şiddet sergileyen çocuğa hiçbir şey söyleme hakkına sahip değildir.Çocuğun bildiği pek çok şeyi görerek, fakat iyi-kötü diye ayırdetmeden öğrendiğini unutmamalıyız. Anne-baba çocuğa model olmalı. Bir anne-baba çocuklarının nasıl olmasını istiyor ise önce kendileri öyle olmalı.