Milli Eğitim Bakanlığı eğitim öğretim yılı takvimini yayımladı. 31 Ağustos’ta okulların Kovid-19 tedbirleriyle birlikte açılması tartışmalara neden oldu. Sağlık Bakanlığı’nın Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberi’nde okullarda alınması önlemler arasında 4 metrekareye bir kişi düşmesiyle ilgili kuralı ile birlikte özellikle risk grubunda yer alan öğretmenlerin durumu tartışılıyor.Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan okulların açılmasının koronavirüs salgınında riski büyüteceğini, belirti göstermeyen çocukların hastalığı ailelerine taşıyacağını söyledi. Ceyhan vakaların artması durumunda anında müdahale edilmesi gerektiğini belirtti.Prof. Dr. Mehmet Ceyhan okulların açılma kararını ve ortaya çıkabilecek sorunları Aydınlık’a değerlendirdi. Koronavirüs salgınını önlemek için alınacak tedbirlerin içinde en zorunun okulların açılması olduğunu kaydeden Ceyhan, “Şu anda virüs riski epeyce yüksek. Yaklaşık 175 bin civarında aktif bulaştırıcı olduğu tahmin ediliyor. Okulların açılacak olması riski daha da büyütecek. 18 milyon kişilik bir gruptan söz ediyoruz. Bu kesim koronavirüs kapsa bile birçoğu belirti göstermeyecek. Ama evlerine, ailelerine taşıyacak. Bu risk çok yüksek” dedi.MASKE YOKSA 2 METRE MESAFE
Riski en aza indirmenin yolunun okullarda kurallara uyumun sağlanması olduğunu vurgulayan Ceyhan önerilerini sıraladı: “Öğrenciler arasında maske çıkarılmayacaksa 1,5 metre, çıkarılacaksa en az 2 metre aralık olması lazım. Ama çocuklarda bu disiplinin sağlanması çok zor. İkili, üçlü eğitim düşünülebilir. Bu yolla sınıfların sayısı düşürülmüş olur. Benim önerim bazı derslerin çevrimiçi, bazı derslerin de çocuğu okuldan koparmayacak şekilde okulda yapılması. Çeşitli formüller geliştirilebilir. Amaç sosyal mesafenin korunması salgına karşı önlemlerin yerine getirilmesi. Bu sağlanırsa risk en aza iner.‘VAKA SAYISI ARTARSA YENİDEN KAPATILMALI’
Prof. Dr. Mehmet Ceyhan “Okullar açıldıktan sonra vaka sayısı artarsa ne yapılmalı?” sorusuna da, “Vaka sayısı artarsa anında müdahale edilmeli ve okullar yeniden kapatılmalıdır. Dünyada okulların açılmasını kararlaştıran her ülke bu konuda da karar aldı” yanıtını verdi.‘ÖĞRETMENLERİN YÜKÜNÜN KARŞILIĞI OLMALI’
Bu modellerde öğretmenlere ek yükler geleceğini belirten Ceyhan, “Sağlıkta da aynısı yaşandı. Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenlerin ek yükünün karşılığını vermeli” ifadesini kullandı.Okulların açılmasının çok yönlü bir durum olduğu görüşünü savunan Prof. Dr. Ceyhan şunları söyledi:
“Okulların açık veya kapalı olması sadece eğitimle de ilgili değil. Çalışan anne babaların durumu da söz konusu. Bu sadece bizde değil, tüm dünyada tartışılan bir konu. Sadece sağlık açısından değil, sosyal ve idari açısından da sıkıntılı bir durumla karşı karşıyayız. Salgını kontrol etmeye çalışırken bu tür sıkıntılar normal. Ama bir şekilde çözüm üretilmeli. Salgın başa gelebilecek en kötü felaket. Depremde, selde belli bölgeler zarar görür. Diğer bölgelerde sıkıntı olmaz. Ama salgında her yer tehlikede.”EĞİTİMİN SEYRİ AĞUSTOSTA NETLEŞECEK
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 31 Ağustos'ta okullarda yüz yüze eğitime başlanıp başlanmayacağı konusuna ilişkin, "Bugünden bunu söylememizin beklenmesi doğru değil" dedi. Selçuk, Ağustos’un sonu Eylül’ün başında verilere dayalı olarak bir karar verileceğini söyledi.Bakan Selçuk, Bakanlığın Başöğretmen Salonu'nda düzenlenen "Tabii Mobil Uygulaması Tanıtım Programı" sonrası basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bir basın mensubunun okulların açılmasıyla ilgili sorusu üzerine Bakan Selçuk, “Veriye dayalı olarak Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu ile istişare yaparak, değerlendirmeler yaparak karar veriyoruz. Bu veriler bugün elimizde var mı? Yok. Bizim için çocuklarımızın, öğretmenlerimizin sağlığı birinci derecede önemli” dedi.Eğitim öğretim yılı çalışma takviminin mevzuat gereği açıklandığını söyleyen Selçuk sözlerine şöyle devam etti: “Şartlar elverişli olursa 'Bunu o tarihte açacağız' demeye çalışıyoruz. Bütün planlarımızı buna göre yaptık. Biz aylardır hazırlanıyoruz. Bu bizim karşımıza yeni çıkmış bir konu değil. ‘Gerekli şartlar sağlanırsa okullar 31 Ağustos'ta açılsın' denilirse, sağlıklı bir ortam söz konusuyla hiçbir sıkıntı olmaz. Denilirse ki 'Bir süre daha açmayın, uzaktan eğitime devam edin', biz devam ederiz, hiç sorun yok. 'Seyreltilmiş bir ders çizelgesiyle ve belirli aralıklarla, azaltılmış ders saatleriyle kısmi bir uygulama yapıp, karma bir model deneyin' denilirse biz buna da hazırız.”ÖZEL OKULLARIN DURUMU
"Uzaktan eğitim süreci devam ederse, veliler için özel okul ücretlerinde indirim olabilir mi?” sorusunu da Selçuk, “Velilerimizin mağdur olmaması için genel prensip kararlarıyla ilgileniriz, takip ederiz. Ticaret hukuku ile ilgili şirket hukuku ile ilgili konulara müdahil olmamız mümkün değil. Özel okulların harcama kalemlerinin değerlendirilmesi hususunda bütün derneklerle istişare içindeyiz. Öyle bir konu söz konusu olursa, bu o zamanın konusu” diye yanıtladı.Velilere imzalatılması planlanan taahhütnameye ilişkin olarak Ziya Selçuk, görüşmelerin devam ettiğini, Sağlık Bakanlığı ile gereken tartışmaları, görüş alışverişlerini yaptıklarını ve gelecek hafta bu konularla ilgili sürekli netleştirilen açıklamalarda bulunacaklarını sözlerine ekledi.
Riski en aza indirmenin yolunun okullarda kurallara uyumun sağlanması olduğunu vurgulayan Ceyhan önerilerini sıraladı: “Öğrenciler arasında maske çıkarılmayacaksa 1,5 metre, çıkarılacaksa en az 2 metre aralık olması lazım. Ama çocuklarda bu disiplinin sağlanması çok zor. İkili, üçlü eğitim düşünülebilir. Bu yolla sınıfların sayısı düşürülmüş olur. Benim önerim bazı derslerin çevrimiçi, bazı derslerin de çocuğu okuldan koparmayacak şekilde okulda yapılması. Çeşitli formüller geliştirilebilir. Amaç sosyal mesafenin korunması salgına karşı önlemlerin yerine getirilmesi. Bu sağlanırsa risk en aza iner.‘VAKA SAYISI ARTARSA YENİDEN KAPATILMALI’
Prof. Dr. Mehmet Ceyhan “Okullar açıldıktan sonra vaka sayısı artarsa ne yapılmalı?” sorusuna da, “Vaka sayısı artarsa anında müdahale edilmeli ve okullar yeniden kapatılmalıdır. Dünyada okulların açılmasını kararlaştıran her ülke bu konuda da karar aldı” yanıtını verdi.‘ÖĞRETMENLERİN YÜKÜNÜN KARŞILIĞI OLMALI’
Bu modellerde öğretmenlere ek yükler geleceğini belirten Ceyhan, “Sağlıkta da aynısı yaşandı. Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenlerin ek yükünün karşılığını vermeli” ifadesini kullandı.Okulların açılmasının çok yönlü bir durum olduğu görüşünü savunan Prof. Dr. Ceyhan şunları söyledi:
“Okulların açık veya kapalı olması sadece eğitimle de ilgili değil. Çalışan anne babaların durumu da söz konusu. Bu sadece bizde değil, tüm dünyada tartışılan bir konu. Sadece sağlık açısından değil, sosyal ve idari açısından da sıkıntılı bir durumla karşı karşıyayız. Salgını kontrol etmeye çalışırken bu tür sıkıntılar normal. Ama bir şekilde çözüm üretilmeli. Salgın başa gelebilecek en kötü felaket. Depremde, selde belli bölgeler zarar görür. Diğer bölgelerde sıkıntı olmaz. Ama salgında her yer tehlikede.”EĞİTİMİN SEYRİ AĞUSTOSTA NETLEŞECEK
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 31 Ağustos'ta okullarda yüz yüze eğitime başlanıp başlanmayacağı konusuna ilişkin, "Bugünden bunu söylememizin beklenmesi doğru değil" dedi. Selçuk, Ağustos’un sonu Eylül’ün başında verilere dayalı olarak bir karar verileceğini söyledi.Bakan Selçuk, Bakanlığın Başöğretmen Salonu'nda düzenlenen "Tabii Mobil Uygulaması Tanıtım Programı" sonrası basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bir basın mensubunun okulların açılmasıyla ilgili sorusu üzerine Bakan Selçuk, “Veriye dayalı olarak Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu ile istişare yaparak, değerlendirmeler yaparak karar veriyoruz. Bu veriler bugün elimizde var mı? Yok. Bizim için çocuklarımızın, öğretmenlerimizin sağlığı birinci derecede önemli” dedi.Eğitim öğretim yılı çalışma takviminin mevzuat gereği açıklandığını söyleyen Selçuk sözlerine şöyle devam etti: “Şartlar elverişli olursa 'Bunu o tarihte açacağız' demeye çalışıyoruz. Bütün planlarımızı buna göre yaptık. Biz aylardır hazırlanıyoruz. Bu bizim karşımıza yeni çıkmış bir konu değil. ‘Gerekli şartlar sağlanırsa okullar 31 Ağustos'ta açılsın' denilirse, sağlıklı bir ortam söz konusuyla hiçbir sıkıntı olmaz. Denilirse ki 'Bir süre daha açmayın, uzaktan eğitime devam edin', biz devam ederiz, hiç sorun yok. 'Seyreltilmiş bir ders çizelgesiyle ve belirli aralıklarla, azaltılmış ders saatleriyle kısmi bir uygulama yapıp, karma bir model deneyin' denilirse biz buna da hazırız.”ÖZEL OKULLARIN DURUMU
"Uzaktan eğitim süreci devam ederse, veliler için özel okul ücretlerinde indirim olabilir mi?” sorusunu da Selçuk, “Velilerimizin mağdur olmaması için genel prensip kararlarıyla ilgileniriz, takip ederiz. Ticaret hukuku ile ilgili şirket hukuku ile ilgili konulara müdahil olmamız mümkün değil. Özel okulların harcama kalemlerinin değerlendirilmesi hususunda bütün derneklerle istişare içindeyiz. Öyle bir konu söz konusu olursa, bu o zamanın konusu” diye yanıtladı.Velilere imzalatılması planlanan taahhütnameye ilişkin olarak Ziya Selçuk, görüşmelerin devam ettiğini, Sağlık Bakanlığı ile gereken tartışmaları, görüş alışverişlerini yaptıklarını ve gelecek hafta bu konularla ilgili sürekli netleştirilen açıklamalarda bulunacaklarını sözlerine ekledi.